Kıdem Tazminatı Fonu Tamamlayıcı Emeklilik Sisteminde Ne Olacak?
Salgın döneminde pek çok yenilik olmakla birlikte özellikle kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin desteği bu dönemin en çok konuşulan konuları arasında yer aldı. Ancak bu dönemde gözden kaçmaması gereken bir diğer konu da emekli olanları yakından ilgilendiriyor. Neredeyse yıllardır konuşulan kıdem tazminatı fonu tekrar gündeme geliyor.
Kıdem Tazminatı Fonunda Neler Bekleniyor?
İlk olarak belirtilmesi gereken nokta, kıdem tazminatı fonu yıllardır farklı şekilde gündeme gelmektedir. Bu yıllar içerisinde de herhangi bir değişikliğe gidilmemiştir. Ancak hem araştırmalar hem de kamuoyu yoklamaları çalışma yaşamındaki en önemli dayanaklardan olan işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklarda karşılıklı olarak hak ve yükümlülüklerin yerine getirilip getirilmediği konusunda yeterli değildir. Ancak yine de eldeki verilerden hareketle kıdem tazminatı ödenme oranının yüzde 9 ve yüzde 14 arasında olduğu görülmektedir.
Halihazırda yapılan çalışmalar ise esasında bir tür emeklilik sistemi yaratmaktadır. Bu sistem kabul edilmesi halinde, belirli bir süre sonra örneğin 2021 yılında yürürlükte olursa, tüm çalışanları kapsayacak tamamlayıcı emeklilik sistemine dahil edilecek.
Çalışanların en az bir yıllık çalışma süreleri kapsamında hak etmiş olacakları kıdem tazminatı ile brüt ücret arasındaki yüzde 8,33’lük bir hesaplama ile yeni sistemde tazminat tutarı belirlenmeye çalışılmaktadır.
İstihdam Kalkanı Paketi ile hayata geçirilmeye çalışılan bu tutumda, işçinin brüt ücreti olağan haldeki gibi üzerinde hesaplama yapılacak ana etmen olarak belirlenmektedir. Bu bakımdan brüt ücretten yüzde 3’lük oranında bir kesinti yapılması amaçlanıyor. Ancak bu tutar, işçinin net ücretini etkileyecek bir durum yaratmıyor, sadece işverenin yapmakla mükellef olduğu bir kesinti tutarı olarak görülecek. Buna göre işveren, çalışanının brüt ücretinden yapacağı yüzde 3’lük her aylık kesinti sonrasında düzenli olarak belirlenen aracılara tamamlayıcı emeklilik sistemi primlerini ödeyecek.
Burada bahsedilen yüzde 8,33’lük oranın her ay yüzde 3’ü düzenli olarak işveren tarafından yürürlük kapsamındaki kanun dahilinde tamamlayıcı emeklilik sistemine aktarılacak. Geriye kalan yüzde 5,33’lük oran ise eskisi gibi işverenin sorumluluğunda devam edecek. Çalışanın kıdem tazminatı hesabında bir aylık ve bir ayın da 30 gün olduğu temel alınarak, yüzde 3’lük kesintinin yıllık baz hesaplamasında 11 güne kalan yüzde 5,33’lük oranının da yıllık bazda 19 güne denk geldiği göz önünde tutulduğunda işveren ödemesi gereken 11 günlük tutarı sadece yüzde 3’lük kesinti ile TES kapsamında tutacak ve kalan oran ise 19 günlük kıdem hakkı tutarı olarak devam edecek.
Emekli Maaşına Ek Olarak Verilecek
Çalışan, işverenleri tarafından tamamlayıcı emeklilik sisteminde kesintiden aktarılan yüzde 3’lük kesinti tutarlarını 60 yaşında, emekli olduğunda emekli maaşının üzerine ek olarak alabilecek. Baskın olan formül bu şekilde yapılandırılmaya çalışılsa da sistemin temel noktalar da zorluk yaratacağı anlaşılmaktadır. Aynı zamanda çalışan belirtilen tutarlara aylık olarak almayarak tamamlayıcı emeklilik sistemi fonunda birikmesi için kıdem tazminatı fon tutarının yüzde 25’ini peşin alıp geri kalanını emekli aylığına da ekletebilecek.
Ancak ilk konut edinme, evlenme ya da ağır hastalık gibi durumlarda fonda biriken tutardan yararlanması da bekleniyor. Ancak bu fon kapsamında yine tamamı ödemesi yapılmayacak olup şu anki haliyle yüzde 10’luk oranından yararlanmak mümkün olacak ve bu istisnalar dışında fondan çekim yapmak mümkün olmayacak.
Bunun yanında sistemde küçük revizelerinde gelmesi bekleniyor. Çalışanın brüt ücret üzerinden işverenin ödeyeceği pay ile orantılı bir şekilde çalışanın kazancı kapsamında 1,5 ve 2 oranın çalışan payı olarak hesaplanması ön görülüyor, eğer bu haliyle hayata geçirilirse bu durum çalışanın net ücretinin düşmesine neden olacak.