İcra İnkar Tazminatı Nedir, Nasıl Hesaplanır?
İcra inkar tazminatı özellikle alacak verecek konularında son derece önemli bir noktadır. İcra inkar tazminatı sayesinde icraya söz konusu olan borçların haksız bir şekilde başlatıldığına yönelik olarak gündeme gelmektedir.
İcra İnkar Tazminatı Nedir?
Sosyal yaşamda ya da iş ve ticaret yaşamında pek çok kişi ya da kuruluş ile alışveriş sonucunda borç alacak durumu oluşmaktadır. Bu işlemler pek çok alanda uygulanabilmektedir. Oluşan bu borçların ödenmediği durumda icra takibinin başlatılması ile birlikte haksız yere itiraz edilmesinde icra inkar tazminatı tanımı gündeme gelmektedir. Haksız olarak gerek alacaklıyı yıldırmak gerekse de borçlarını öteleme amacında olduklarında icraya itiraz etmektedirler. Bu durumda ise haklarında icra takibi yapılan borçluların borçlarına yönelik zaman kazanmaya yönelik haksız yere itiraz ettikleri anlaşıldığında, alacaklının da bu durumda itirazın kaldırılmasına ya da iptaline yönelik dava açarsa, bu durumda mahkeme tarafından davayı açan tarafın tazminat ödemesine hükmedilmektedir.
Bu özelliğinden ötürü tazminata da kötü niyet tazminatı da denilmektedir. Buradaki temel amaç, tamamen icranın ertelenmesi ya da zaman kazanmak amacıyla yapılmaktadır. Ancak alacağı olanın bu durumda mağdur olması göz önünde tutulduğunda, haksız yere icraya itiraz edildiğinde ve dava açıldığında oluşan mağduriyetin giderilmesi amacıyla tazminat ödenmesine karar verilmektedir.
İcra İnkâr Tazminat Şartları Nedir?
İcra inkâr tazminat şartları tazminatın hangi koşullarda verileceğini belirlemektedir. Buna göre icra inkar şartları;
- İcra müdürlüğünde ilamsız icra takibinin yapılmış olması gerekmektedir. Fakat para alacaklarından ötürü ilamsız icra yollarından birisine gidilmesi halinde bu durum geçerli olacaktır. Başka bir deyişle ilamlı icrada alacak para bulunsa bile inkâr tazminatı bulunmamaktadır. İnkâr tazminatı ilamsız icranın etkili olabilmesi için düşünülmüştür. Bu bakımdan icra inkar tazminatına hüküm verilmesi için ilamsız icra takibi olması gerekmektedir.
- İcra takibi esnasında borçlu süre içinde ödeme emrine itiraz edilmelidir. Fakat borçlunun süre içinde ödeme emrine itiraz etmiş olması durumunda itirazın iptal davası açılmaktadır.
- Bir yıl içinde açılmış olan itirazın iptali davası bulunmalıdır ancak bir yıl içinde açılacak olan dava itirazın iptali davası olmaktadır ve böyle bir davada borçlu icra inkâr tazminatına mahkum edilebilmektedir. Bir yıllık itirazın iptali davası açma süresi geçtikten sonra borçlunun icra inkâr tazminatına mahkum edilmesi mümkün değildir.
- Dava dilekçesi verilirken icra inkar tazminatı talep şartı olarak açıkça belirtilmiş olması gerekmektedir. Fakat alacağın esası konusunda açılan itirazın iptali davası ile tazminat istenebilmektedir. Bu durum yoksa, icra inkâr tazminatı tek başına bir davaya konu teşkil etmemektedir, ayrı bir dava ile sadece inkâr tazminatı istemesi yapılmaz.
- Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi halinde, tazminat ödenmeye hüküm uygulanması için mahkemenin itirazın iptali davası hakkında yapacağı inceleme sonucunda borçlunun ödeme emrine karşı yapacağı itirazın haksız olması gerekmektedir.
İcra İnkar Tazminatı Hesaplama Nasıl Yapılır?
İcra inkar tazminatı hesaplaması İcra İflas Kanunu 67’nci maddesinde belirtilen hususlar göz önünde tutularak yapılır. Buna göre; davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi halinde borçlu, takibinde haksız ve kötü niyetli olarak görülürse alacaklı için diğer tarafın talebi üzerinde iki tarafın durumuna, davanın da tahammülüne göre red ya da hükmolunan meblağının yüzde kırkından aşağı olmayacak şekilde tazminata hüküm edilmektedir.
Bu bakımdan toplam alınacak icra borcunun yüzde 40’dan aşağı olmayacak şekilde icra inkar tazminat tutarı belirlenmektedir. Buradaki üst sınır davanın içeriğine ve icra inkar davasının açılması ile alacaklının uğramış olduğu maddi ya da manevi zarar göz önünde tutularak belirlenmektedir.