EYT’liler İçin Yeni Çözümler Aranıyor
Emeklilikte yaşa takılanlar olarak bilinen EYT’liler, konusu tekrar gündeme geldi. En son mecliste çalışma yapılması için dilekçe veren ve kendi haklarını korumak için siyasi parti kuran EYT’liler, üzerinde son zamanlarda Finlandiya modeli gündeme gelmişti. Ancak bu modelin uygulanması için Türkiye şartlarındaki yapılandırma neredeyse hiç uymuyor.
EYT’liler Çözüm Bekliyor
Emeklilikte yaşa takılanların emekli olmalarını engelleyen durumun ortadan kalkması için EYT’liler son zamanlarda hiç olmadıkları kadar çaba gösteriyorlar. Özellikle salgın yüzünden ekonomik zorlukların artması, EYT kapsamında olanları da harekete geçiriyor. Her ne kadar EYT’liler son zamanlarda kendilerini göstermek ve oluşan mağduriyetin ortadan kalkmasını isteseler de hükümet tarafından halihazırda herhangi bir çalışma gündemde bulunmuyor.
Emeklilikte yaşa takılanlar sorunu temelde 1999 tarihinde yapılan düzenlemeye dayanıyor. Bu tarihten önce SSK girişi yapılmış olan sigortalıların emekli olabilmeleri için kadın çalışanlarda 20 yıllık sigortalılık süresinin ve yanında 5 bin gün prim tutarlarının ödenmesi, erkek çalışanlar için de 25 yıllık sigortalılık süresi ve 5 bin gün prim ödenmesi gerekiyordu. Aynı durum Bağkur kapsamında olanlarda ise kadınlarda 20, erkeklerde ise 25 yıl prim ödenmesi halinde emeklilik hakkı yaratıyordu. Dolayısıyla emekli olabilmek için yaş şartı aranmamaktaydı. Fakat 1999 yılının Eylül ayında sosyal güvenlik sisteminde çok geniş çaplı ve etkileri günümüze de ulaşan değişikliklere gidildi ve emekli olabilmek için sigortalılık süresi, prim gün sayısı yanında emeklilik yaş şartı aranmaya başlandı. Bu bakımdan emekli olabilmek için kademeli halde kadınlar için 58, erkekler için de 60 yaş sınırı şartı getirildi ve prim gün sayısı da 7 bin güne taşınmış oldu. Bu durum ise emeklilikte yaşa takılanlar sorununu oluşturdu.
EYT’li Sayısı Artıyor
İlk başlarda yapılan değişikliğin çok fazla etkisi olacağı ön görülmediği için özellikle kamuoyu tarafından emeklilikte yaşa takılanlar çok fazla gündeme gelmiyordu. Fakat başlarda görülen durumun aksine, durumdan etkilenenlerin sayısında gün geçtikçe artış olmaya başladıkça EYT’liler de sorunlarının giderilmesi için çözüm bekliyorlar.
Toplam olarak emeklilikte yaşa takılanların sayısı tam olarak bilinmiyor ama ortalama veriler üzerinden yaklaşık 6,3 milyon kişinin bu durumdan mağdur olduğu biliniyor. Buna göre herhangi bir imkân tanınması halinde bu rakam civarında kişinin emeklilik hakkı doğacak. Ancak devlet nezdinde bir anda bu kadar emeklinin oluşması ayrılacak bütçeyi çok fazla zorlayacağı ve karşılanamaz hale getireceği için çok uzun bir süredir EYT’li olanlar için herhangi bir çözüm önerisi sunulamıyor. Buna göre EYT’lilerin emekli olması halinde sosyal güvenlik sistemi maliyeti 10 yılda 700 milyar artış göstermek zorunda kalacak ki bunu kurumun karşılaması beklenemiyor.
Finlandiya Modeli Geçerlilik Kazanır mı?
EYT’li olanların oluşan mağduriyet sorunlarının giderilmesi için son zamanlarda Finlandiya modeli gündeme getirilmektedir. Temel olarak bu model, erken emekli olanların maaşlarından belirli oranda kesinti yapılmasına dayanıyor. Bu şekilde emekli olmak için sonradan belirli miktarda prim ödenmesi gerekiyor ve emekli maaşlarının da yükselmesi söz konusu oluyor. Fakat Finlandiya modelinin Türkiye’deki sosyal güvenlik yapılanması açısından pek fazla uygulanması mümkün görünmüyor. Finlandiya’da günümüzde ortalama emeklilik yaşı 63 olup tek bir emeklilik sistemi de bulunmamaktadır. Temel olarak kamu ve özel emeklilik olarak iki temel ayrışma mevcuttur. Finlandiya’da en düşük emekli aylığı da Türk Lirası ile 7,500 lira civarındadır. Bu tutar Türkiye’de ise en düşük bazda 1,500 TL oluyor. Ayrıca 7,500 TL aylık alan emekli Finlandiya’da dar gelirli sayılır ve geçinmekte zorluk yaşıyor. Bu yüzden Türkiye’deki en düşük emekli maaşı göz önüne alındığında, düşük emekli maaşı alınması EYT’lilerin mağduriyetini gidermeyecektir.