Doğum Borçlanmasında Merak Edilenler
Doğum borçlanması temelde pek çok anne için daha erken emekli olabilme imkânını sağladığı için oldukça önemli bir yöntemdir. Ancak pek çok kişi doğum borçlanması hakkında bilgi sahibi olmadığı için uygulamada çeşitli sorunlar yaşanabilmektedir. Doğum borçlanmasında merak edilenler sayesinde konu hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.
Doğum Borçlanması ile Erken Emeklilik
Doğum borçlanması yakın zamanda, 2008 yılında çıkarılan 5510 sayılı kanun ile uygulamaya geçirilmiştir. Başlangıç sadece 4A kapsamında yani SSK’lı olarak çalışan kadınları ilgilendiriyor olsa da daha sonra uygulamanın kapsamı genişletildi ve Bağkur 4B, Emekli Sandığı 4C tabi olanlar için de hak verildi. Buna göre doğum yaptıktan sonra çalışma yaşamından haliyle uzak kalan kadınlar için doğum borçlanması önemli bir avantaj sağlıyor.
Kadınlar, doğum yaptıktan sonra çocuklarına bir süre bakabilmek için çalışmaya ara vermek durumdalar. Bu bebeklerinin daha sağlıklı bir şekilde yetişmesi ve aynı zamanda yeni annenin de dinlenmesi, sağlığını koruması için gerekiyor. Fakat bu süreler için kimi kadınlar ücretsiz izin alırken, kimi işten çıkıyor ve daha sonra da uzun bir süre iş yaşamına dönüş yapamıyorlar. Bu bakımdan pek çok kadın normal emekli sürelerinden prim ve hizmet yıllarını tamamlamak için çok daha geç emekli oluyorlar ya da emekli olamıyorlar. 2008 yılında yürürlüğe giren kanun kapsamında ise doğum borçlanması adı altında kadınların doğumları yüzünden iş yaşamından uzak kalmalarına yönelik kolaylık sunuluyor. 3 çocuğa kadar borçlanma yapılabiliyor ve bu bakımdan doğum nedeniyle çalışmaya ara vermek zorunda kalan kadınlar, boşta geçmiş sürelerini 6 yıla kadar borçlanma yaparak eksik primlerini tamamlayabiliyorlar.
Doğum Borçlanmasında Önemli Noktalar
Doğum borçlanması şartları için en önemli nokta ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri ile üç defaya mahsus olacak şekilde doğum sonrasında boşta geçmiş olan sürelerin iki yıla kadar olan zaman zarfında doğum borçlanmasının uygulanmasıdır. Doğum borçlanmasına başvuru yapmak için 4A kapsamında olanlardan sigorta girişlerinin olması ve kişinin adına kısa ya da uzun vadeli sigorta kollarına ait olacak tabi prim ödemelerinin yapılması. 4B kapsamında olanlara prim ödemesi yapıp yapmadığına bakmadan adına tescil edilmiş ve prim tahakkuk edilmiş olması. 4C kapsamında olanlara ise adına tescilde bulunulması en temel şartlar arasında yer alıyor.
Konuyla ilgili örnek olarak 5 Haziran 1998 tarihinde SSK’lı olarak sigortaya giriş yapmış ancak kısa ya da uzun vadeli sigorta kollarına yönelik prim bildirilmemiş kadın 1999 yılında doğmuş çocuğu için borçlanma yapamamaktadır. Hangi statüde olunduğuna bakılarak tescil ya da prim ödemelerinin gerçekleşmiş olması gerekmektedir.
Staj Sigortası da Doğum Borçlanması Sağlar
Doğum borçlanması staj sigortası kapsamında da mümkün olmaktadır. Normal koşullarda sadece sigortalı olarak çalışmaya başlanıldıktan sonra doğan çocuklar için borçlanma yapılmaktadır. Fakat sigortalılığı ilk defa kısa vade sigorta üzerinden prim bildirimi yapılarak başlatılmış kadınların, bu tarihten sonra doğum yapmaları halinde sigorta başlangıç tarihleri de uzun vade primi bildirilmiş tarihten geriye gidilerek tespit edilmektedir. Diğer bir deyişle, sigortalı bir işte çalışmaya başlanıldıktan önce staj yapmış ve staj sigortası bulunan kadınlar, staj sigortası ile sigortalı çalışmaya başladıkları dönem arasında doğmuş çocukları üzerinden doğum borçlanması yapabilmektedirler. Bu halde, sigorta başlangıç tarihleri borçlandıkları sürelere kadar geriye çekilmektedir.
Örnek olarak 3 Nisan 1996 tarihinde stajyer olarak çalışması neticesinde tescil edilmiş ve adına kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olan kadın 12 Aralık 1997 tarihinde doğum yapması halinde 2 yıllık borçlanma talebinde bulunabilmektedir. Böylece emekli olma yaşı gecikmeyecektir.