İşe Servis Kullanarak Gidenler İçin Önemli Karar Alındı
İşyerine gidişlerde servis kullanmak sadece ulaşım masraflarından kurtulmak için değil aynı zamanda servis, işyeri olarak kabul edildiğinden olası bir risk ya da kaza durumunda çalışanların hakları açısından da önem taşıyor.
İşyerine Servis ile Gitmenin Önemi
İşyerine servis ile gitmek sadece ulaşım masraflarından kurtulmak için değil aynı zamanda sosyal haklar açısından da büyük önem taşıyor. İşe kendi aracıyla gidenler ulaşım masraflarını kendileri karşılayacakları gibi olası bir kaza durumunda da Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan alacakları iş göremezlik gelirinden mahrum kalmaktadırlar. Ancak servis ile işe gidildiğinde olası bir kaza halinde servis işyeri sayıldığı için oluşan kaza da iş kazası olarak değerlendirilmektedir.
Sosyal güvenlik kapsamında hak sahiplerine konuyla ilgili olarak iki tür güvence sağlanmaktadır. Bu güvenceler kısa vadeli sigorta kolları ve uzun vadeli sigorta kolları olarak adlandırılmaktadır. Örnek olarak emekliliği hak etmeden çalışmaya devam edilmesi halinde yaşamını yitiren kimselere uzun vadeli sigorta kolları kuralları geçerli oluyor. Bu kimselerin hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanabiliyor ancak ölüm aylığının bağlanması için 4A yani SSK kapsamında olanların en az 5 yıldır sigortalı olarak çalışmaları ve 900 gün de prim ödemeleri gerekiyor. 4B ve 4C kapsamında olanların ise 1800 gün prim ödemiş olmaları gerekiyor. Bu şartları sağlayamayan sigortalıların hak sahiplerine ise herhangi bir gelir bağlanmıyor. Fakat iş kazası ve meslek hastalığı geçirenler için ise kısa vadeli sigorta kolları uygulanıyor. Bu durumda ise iş yüzünden oluşan risklere karşı koruma sağlanıyor.
Kısa Vadeli Sigortalılık Uygulanır
İş kazası ve meslek hastalığı geçiren kimselere kısa vadeli sigorta kolları uygulanmaktadır. Kısa vadeli sigorta kollarının en büyük özelliği ise işe başlayınca oluşan risklere karşı sigortalıya ya da yakınlarına koruma sunulmasıdır. Sosyal Güvenlik Kurumu, iş kazaları sonucunda yararlanmış olanlara, raporlu oldukları dönem kapsamında geçici iş göremezlik geliri bağlamaktadır. Kaza sonucunda meslekte kazanma gücünün yüzde 10 ya da daha fazlasını kaybedenlere ise sürekli iş göremezlik geliri sağlanıyor. Bu kimse, yeniden çalışmaya başladığında dahi iş göremezlik oranı yüzde 10’un altına düşmediği halde sürekli iş göremezlik geliri almaya da devam etmektedir. Bu durumda işçi, hem işverenden normal ücretini almakta hem de SGK tarafından verilen sürekli iş göremezlik gelirini almaktadır. İş kazasında yaşamını yitirenlerin eşi ve bakmakla sorumlu oldukları çocuklarına da aynı zamanda ölüm geliri bağlanmaktadır. Bu noktada önemli olan husus ise yaralanma ya da sakatlanma halinin iş kazası sonucu ortaya çıkıp çıkmaması olarak değerlendiriliyor.
Servisin Kaza Yapması İş Kazası Kabul Ediliyor
Oluşan bir kazanın, iş kazası olarak geçerli olması için işyerinde ya da işyeri olarak kabul edilen yerlerde meydana gelmesi gerekiyor. Bu kapsamda işyeri alanları dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, bakım, mesleki eğitim alanları, büro ve avlu gibi tüm alanları da içeriyor. Örnek olarak dinlenme saatlerinde bahçede dolaşırken herhangi bir sağlık sorunu yaşamak iş kazası olarak kabul ediliyor ve kaza geçiren kişi kazanma gücünü en az yüzde 10 oranında kaybetmesi halinde sürekli iş göremezlik geliri alıyor. Bu durumda servisler de iş yeri olarak kabul edildiği için servisin kaza yapması da yine iş kazası olarak kabul ediliyor.
Kazada yaralanmış olan işçiye ya da hayatını kaybetmiş işçinin yakınlarına gelir bağlanıyor. Fakat çalışan işe giderken kendi aracını kullanırsa bu haklardan mahrum kalıyor. Bu yüzden işyerine giderken servis kullanılması büyük önem taşıyor. Aynı zamanda Bağkur kapsamında olanlar için de servis için sağlanan haklar geçerli tutuluyor.